
Başarılı iş süreçlerinin en temel olgusu: GÜVEN
İnsan türünün avcı toplayıcılık zamanlarından itibaren uzun yolculuğunu incelediğimizde, modern insan türü olan olan Homo Sapiens’in dünya sahnesinde devamlılığını sağlayan en önemli unsurun, diğer türlere göre daha iyi bir sosyal organizasyon becerisine sahip olması olduğunu görüyoruz. Bunun temeli ise birbirlerine olan güven duyguları ile birlikte doğru strateji kurabilmelerinden geçiyordu. Peki günümüz modern iş dünyasında istikrarı sağlayabilmek ve şirketlerin hayatta kalabilmesi için çok şey mi değişti dersiniz? Gelin sosyal organizasyonu ve güven duygusunun önemini biraz daha yakından inceleyelim…
Tüm sosyal sistemler iletişimle biçimlenir. Güven duygusu ise her türlü iletişimin sağlıklı bir şekilde devamlılığını sağlayan en önemli araçlardan biridir desek pek de haksız sayılmayız. Bilimsel boyutta süreci inceleyen, örgütsel davranış alanında çalışan bilim insanları güven duygusunun, karmaşıklık ve kaos içeren durumlar karşısında oldukça yatıştırıcı bir etkisi olduğu sonucuna varıyorlar. Gerek işyerindeki çalışma arkadaşlarıyla gerekse yönetici-çalışan ilişkisinde, karşılıklı güven süreci inşa edilmediği takdirde güvensiz bir iklim oluşarak, yaratıcılığa ve verime de negatif yönde etki ettiğine dair birçok veri mevcut.
İş hayatındaki güven olgusu sosyal yaşamdan biraz daha farklı işliyor. Yapılan çalışmalar iş ortamında dürüstlük, işinde yetkinlik ve uzmanlık, davranışlarında tutarlılık, iş süreçlerinde proje bitiş tarihlerine uyulması gibi süreçlerin toplamının, bireyler arasındaki güvende belirleyici etkenler olduğuna işaret ediyor.
Güven duygusunu her türlü ilişki biçiminde insanları bir arada tutan bir toplumsal tutkal gibi düşünebiliriz. Yöneticiler için çalışanın proje teslim süreçlerine uyması ve projeyi eksiksiz bir şekilde teslim etmesi güveni oluşturan en önemli unsur. Çalışanlar için ise takdir edilmek ve emeğinin karşılığını hakkıyla ve zamanında alacağını bilmesi işine karşı güven duygusu oluşmasını sağlıyor. Böylece tüm iş süreçlerinde karşılıklı bir güven ve sadakat duygusu oluşarak hem şirket hem de çalışan suiistimal duygusunu ortadan kaldırarak, zaman, enerji ve maliyetten kar elde etmiş oluyor. Peki son zamanlarda iş dünyasına dair ortaya konan verilerde, mutsuz çalışan, mutsuz yönetici ve istifa rüzgarlarını düşündüğümüzde modern iş dünyasında güven duygusundan ve bu duygunun bize sunduğu verimlilikten bahsetmek ne kadar mümkün?
‘’Yeni nesil iş gezegeni’’ olarak adlandırdığımız pofft iş dünyasındaki eksikliklerin giderilmesi ve mutlu bir çalışma hayatı için kuruldu. İş dünyasında bizim gözlemlediğimiz en büyük eksiklikler; ‘’güven’’, ‘’mutluluk’’ bu iki olgunun eksikliğiyle ortaya çıkan ‘’hızla düşen verimlilik’’, ‘’iş yaşam dengesi’’ gibi unsurlar. Yaratım sürecinde, yapı taşı olarak kabul ettiğimiz her sorun için sistemin sorunsuz işleyebileceği, güvenle inşa edilecek çözümlere ihtiyacımız vardı. Ve iş yaşamında, sürecin sağlıklı işleyebilmesi için en önemli temellerden biri olan proje teslim süreçleri, ödeme sisteminin takibi ve tüm bu iş süreçlerinde iletişimin kopmadan kayıt altında ilerleyebilmesi için peerbie gibi bir proje yönetim sistemi kullanarak, projelerin güven içerisinde tamamlanmasına önem verdik.
Kurduğumuz bu yönetim sistemi ile şirketler güvenlerini suistimal eden çalışanlara daha fazla zaman, bütçe harcamayacak, proje aksamaları, iletişim problemleri yaşamayacak, freelance çalışan uzmanlar ise diledikleri yerden kendi programlarını ve takvimlerini yöneterek, iş süreçleri sonunda ödemelerini güvenle alacak ve emeğinin karşılığını alamama gibi bir durumla karşı karşıya kalmayacak.
Sen de mutsuz, güven duygusunu yitirdiğin ve ‘’artık bu sistemin içinde var olmaya devam etmek istemiyorum. Güven içerisinde iş yaşamımı sürdürmek istiyorum’’, diyorsan pofft’a bekleniyorsun!